Villa 167'deki cinayete ilişkin dava açıldı: Kırmızı bültene rağmen 7,5 yıl Türkiye'de kaldı

 600 bin nüfuslu Karadağ’dan doğan Kavacki ve Skaljari adındaki iki uluslararası mafya grubunun birçok ülkeye uzanan cinayetlerinde, önemli adreslerden biri de İstanbul oldu. Skaljari grubunun lideri olduğu öne sürülen 43 yaşındaki Jovan Vukotic’in geçen 8 Eylül’de İstanbul Gayrettepe’de öldürülmesine ilişkin açılan davadan sonra, ikinci bir dava daha açıldı.

TUZAĞA DÜŞÜRDÜLER

HDR MEDYA GRUP'un ulaştığı iddianameye göre, yine Skaljari grubuna mensup 34 yaşındaki Risto Mijanovic, 3 Eylül günü İstanbul’a geldi.

Karadağ vatandaşı Mijanovic, Şişli’deki lüks bir rezidansa yerleşti.

Mijanovic, İstanbul’da yerleştikten bir süre sonra tuzağa düşürülerek Uskumruköy’deki bir restorana çağrıldı.

Mijanovic, buradan da 57 yaşındaki Zeljko Bojanic’e ait Villa 167’ye götürüldü.

Mijanovic’in, götürüldüğü bu villanın alt katına konularak el ve ayaklarının bağlandığına ilişkin fotoğraflar dava dosyasına girdi. İddianameye göre, işkence edilen Mijanovic, villanın arka bahçesine gömüldü.

Mijanovic’in villa bahçesindeki cesedi, günler sonra, tespit edilemeyen başka bir yere götürülerek gömüldü.

Anılan olaydan sonra da villada kapsamlı tadilat yapıldı; cesedin gömüldüğü yere ise depo yapıldı.

ÜNLÜ RESTORANIN SAHİBİ DE TUTUKLU

İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen iddianamede 4 sanık yer alıyor. Sanıklar ‘Tasarlayarak öldürme’ ve ‘Suç örgütüne üye olmakla’ suçlanıyor.

Sanıklar arasında yer alan 49 yaşındaki Hakan Kaptan, tuzağa düşürülen Mijanovic’in kaçırıldığı restoranın sahibi.
Sarıyer Uskumruköy’deki Brio İtalian Restaurant, birçok ünlü ismin de uğrak yeri konumundaydı.

ESKİ MANKEN TANIŞTIRDI

Villa 167’in sahibi Zeljko Bojanic ile ailecek görüştüklerini birlikte tatile de gittiklerini anlatan Hakan Kaptan, bu kişi ile, eski manken A. B. aracılığı ile tanıştığını söyledi.

Villa 167’in elektrik, su ve doğalgaz faturalarının kendi adına kayıtlı olduğunu kaydeden Kaptan, kendi adına kayıtlı bir GSM hattını da bu kişinin de kullanımına verdiğini anlattı.

Kaptan, Bojanic’in, kredi kartı kullanamadığı için söz konusu aboneliklerin kendi adına kayıtlı olduğunu ifade etti.

Zeljko Bojanic’in adını ‘Boris olarak bildiğini söyleyen Kaptan “Tehlikeli biri olduğunu bilseydim o zamanlar 3 yaşında olan şimdilerde 4 yaşında olan kızımı Boris'e getirip götürmezdim” dedi.

KIRMIZI BÜLTENLE ARAMASI VARDI

Evinde yapılan aramada, birçok sahte pasaport bulunan Zeljko Bojanic ise ifadesinde, hakkında kırmızı bültenle arama kararı olmasına rağmen, 7,5 yıldır Türkiye’de yaşadığını anlattı.

Bojanic, sanıklardan Kaptan’ı tanıdığını diğer iki kişiyi ise geçmiş yıllarda haberlere konu oldukları için adlarını bildiğini anlattı.

‘MAKİNELER İÇİN DEPO YAPTIRDIM’

Bojanic, villasında, eli ayağı bağlı halde fotoğrafları bulunan Risto Mijanovic’i ise tanımadığını söyledi.

Bojanic, villanın bahçesine depo yaptırma gerekçesini ise, “Depoyu yaptırmamın sebebi de benim bahçe işlerinde kullandığım makineleri koymak içindir” şeklinde ifade etti.

Davanın diğer iki sanığı ise Jovan Vukotic cinayetine ilişkin açılan davada sanık konumunda. Çevresinde ‘Mario’ olarak bilinen Radoje Zivkovic (37) halen Sincan Cezaevinde tutuklu bulunuyor.

Bir diğer sanık Milan Vujotic (41) ise, Vukotic davası kapsamında daha önce tutuklanmıştı. Ancak bu kişi, sağlık gerekçesi ise serbest bırakıldı.

DÜN İKİ KİŞİ TAHLİYE EDİLDİ

Bu arada, Jovan Vukotic cinayetine ilişkin açılan 16 sanıklı davanın ilk duruşması ise dün yapıldı.
 İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesi, tutuklu sanıklardan Ayşe Sipahi (42) ve Niyazi Serkan Altundaşar’ın (48) tahliyelerine karar verdi.

Sanıkların birçoğu, Vukotic cinayeti ile ilgilerinin olmadığını öne sürdü.

Sanık avukatları ise, soruşturma sürecinde bir dizi hukuka aykırı işlem yapıldığına işaret etti.

10 kişinin tutuklu olduğu dosyada, tetikçi Yakup Doğan'ın ise Gürcistan'dan iadesi bekleniyor.